yapmak (plan) - Turc Anglais Dictionnaire

yapmak (plan)

Sens de "yapmak (plan)" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
yapmak (plan) set something on foot v.
yapmak (plan) hatch v.

Sens de "yapmak (plan)" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 51 résultat(s)

Turc Anglais
General
plan yapmak plan v.
Let us therefore continue together to plan, campaign and argue for freedom.
Bu nedenle hep birlikte özgürlük için plan yapmaya, kampanya yürütmeye ve tartışmaya devam edelim.

More Sentences
plan yapmak scheme v.
Tom schemed to destroy the project.
Tom projeyi yok etmek için plan yaptı.

More Sentences
plan yapmak make a plan v.
While having breakfast, we made a plan for the day.
Kahvaltı ederken, biz gün için bir plan yaptık.

More Sentences
önceden plan yapmak plan ahead v.
It would give an indication of the amount requested and would make it possible to plan ahead.
Talep edilen miktar hakkında bir fikir verecek ve önceden plan yapmayı mümkün kılacaktır.

More Sentences
plan yapmak chart v.
plan yapmak design v.
kabaca plan yapmak draft v.
gelecek için plan yapmak plan for future v.
plan yapmak conspire v.
ilerisi için plan yapmak look ahead v.
geleceğe dair plan yapmak make plans for the future v.
plan yapmak calendar v.
aşırı plan yapmak overplan v.
entrika amacıyla plan yapmak cleck v.
plan yapmak pencil v.
üzerine plan yapmak forelay [dialect] v.
'-e göre plan/hazırlık yapmak forelay [dialect] v.
daha çok plan yapmak outplan v.
daha çok plan yapmak outscheme v.
daha fazla plan yapmak outscheme v.
Phrasals
plan yapmak cast about for (something) v.
üzerine plan yapmak plan on something v.
üzerine plan yapmak plan on someone v.
detaylı plan/tasarım yapmak lay out v.
bir şey olasılığını düşünerek plan yapmak allow for something v.
bir şey olasılığını düşünerek plan yapmak allow for something v.
(birine/bir şeye karşı) birlikte plan yapmak conspire against (something or someone) v.
birleşip (birine/bir şeye karşı) plan yapmak conspire against (something or someone) v.
( biriyle) birlikte plan yapmak conspire with (one) v.
(birine/bir şeye) karşı (biriyle) birlikte plan yapmak conspire with (someone) against (something or someone) v.
(birine/bir şeye) karşı (biriyle) plan yapmak conspire with (someone) against (something or someone) v.
(biriyle bir plan) düşünmek/yapmak cook up v.
(biriyle) bir plan düşünmek/yapmak cook something up (with someone) v.
(bir şey) için plan yapmak/hazırlanmak look forward to (something) v.
için plan yapmak maneuver for v.
(bir şey) için plan yapmak maneuver for (something) v.
için plan yapmak plan for v.
için önceden plan yapmak plan for v.
-e göre plan/hazırlık yapmak plan on v.
-i hesaba katarak hazırlık/plan yapmak plan on v.
üzerinden plan/hazırlık yapmak plan on v.
üzerine plan yapmak plan on v.
(biriyle) plan yapmak plot with (one) v.
(bir şeyi) elde etmek için komplo düzenlemek/gizli plan yapmak scheme for (something) v.
(bir şeye) ulaşmak için komplo kurmak/gizli plan yapmak scheme for (something) v.
Idioms
üstünkörü plan yapmak reckon without one's host v.
(entrika amacıyla) plan yapmak hatch a plan v.
ortada fol yok yumurta yokken hazırlık/plan yapmak (özellikle seçim zamanı) measure for drapes v.
ortada fol yok yumurta yokken hazırlık/plan yapmak (özellikle seçim zamanı) measure the drapes v.
bir şey elde etmek için bir plan yapmak work (one's) ticket v.
Trade/Economic
plan yapmak lay a scheme v.